SÖZLER BEYNİN AYNASIDIR

Her fırsatta bir şeyler okurdum. Belirli bir mecraya sıkışıp kalmadım. Zaten beyin, neyi öğrenmek istediği konusunda çok bencil. Sizi o yöne doğru zorla itekliyor. 9 yaşında yaşamış olduğum travmadan sonra, ileride ne olacağım sorusunun cevabını, rüzgarın sürüklediği dalgaların insiyatifine bağlayıp, ipinden kurtulmuş bir sandal gibi talihin akışına bırakmıştım. Akışa bırakmadığım tek şey, yörüngemde ilerlerken öğrenebildiğim her çeşit bilgiyi kapasitem dahilinde kendime maletmekti. İki göz ve bir beyin. Bu amaç için yeterlidir. Yeri geldikçe, bu blogda edindiğim bilgileri sizinle paylaşıyorum. Anıları kaleme alırken, çok kontrollü gitmek zorundayım. Çünkü çoğu özel. O da işimi zorlaştırıyor. Geyik muhabbetinden farklı olmak zorundayım. Bazan, canınızı sıkacak, dikkatinizi dağıtacak kadar genellemelere girdiğimi fark ediyorum.Şunu da fark ediyorum; düşündüğüm birçok şey dilimden kelimelere dökülmeyecekti eğer bu blok olmasaydı. Çoklukla burada anlattığım yada yazdıklarımı, daha doğrusu çoğunu, blog dışında söze döküp dillendirmedim. Sözler öyle önemli ki, bütün dikkati toparlamak gerekiyor. Hekimliğimin ilk yıllarında, duyduğum ya da düşündüğüm sözleri daima bir yerlere not alırdım. Atasözleri, aforizmalar, özlü sözler, vecizeler, anektodlar daha neler neler. Bunlardan bazılarının üzerinde uzun uzun düşünürdüm. Bazılarına kesin olarak katılmaz, karşı çıkardım. Ve bunların dilimizden, kültürümüzden ihraç edilmesi hayalini kurardım. Bunlar söylenegeldikçe, sanki işaret etmiş olduğu yanlışlar düzelmeyecek gibi gelirdi bana. Bunları, 60 yıldır kendi konuşmalarımdan,  dilimden ihraç ediyorum. Bunların ifade ettiği şeylerin yanlış olduğunu düşünüyorum. Sizler ne dersiniz bilemem. İşte yazmaya başlıyorum ve hatırıma geldikçe yenilerini ekleyeceğim. Tabii ki hiç duymadığım bir sözü ekleyemem. Ancak yazmadığım ve sizin eklemek istediklerinizi de duymak ve bilmek isterim. İşte başladım.

- Beni ısırmayan yılan bin yıl yaşasın.
- Dayak cennetten çıkmadır.
- Kızını dövmeyen, dizini döver.
- Kır şişeyi.  Dön köşeyi.
- Hap yap. Para kap.
- Eti senin, kemiği benim.
- Hocanın vurduğu yerde gül biter.
- Kadının sırtından sopayı, karnından sıpayı eksik etmeyeceksin.
- Saçı uzun, aklı kısa.
- Kocamdır. Döverde severde.
- Erkeğin elinin karası. Kadının yüzünün karası.
- Eksik etek.
- Kız boğazı. Kaz boğazı.
- Hekimin ve hakimin hatasını toprak örter.
- Hamili kart yakinimdir.
- Adamını bul. İşini gördür.
- Kaz gelecek yerden, tavuk esirgenmez.
- Köprüden geçinceye kadar, ayıya dayı diyeceksin.
- Üzümünü ye, bağını sorma.
- Kadın, şeytanın ortağı.
- Paran kadar konuş.
- Fırsat bu fırsat.
- Vur patlasın. Çal oynasın.
- Kaşık düşmanı.
- Devlete kapılan.
- Devlet hep 18 yaşında.
- Yaz tahtaya. Al haftaya.
- Salla başını. Al maaşını.
- Gözlerimi kaparım. Vazifemi yaparım.
- Bugün git. Yarın gel.
- Sen benim kim olduğumu biliyor musun?
- Baldız baldan tatlıdır.
- Sana buraları dar ederim.
- Devlet malı deniz. Yemeyen domuz.
- Yalandan kim ölmüş?
- El öpmekle dudak aşınmaz.
- Para dosttan kazanılır.
- Karda yürü. İzini belli etme.
- Çamur at. İzi kalsın.
- Arkanı sağlam kapıya dayayacaksın.
- Bal tutan parmağını yalar.
- Ya benimsin, ya toprağın.
- Onu kimseye yar etmem.
- Bişey olmaz abi.
- Aynen.
- Sıkıntı yok.
- Eyyyyvallah bilader.
- Hey bro.
- Yaaaaaani.
- Hey kanka.
- Hey kanki.
- Manita.
- Corona bize vız gelir.
- Atın ölümü arpadan olsun.
- Bir defadan bir şey çıkmaz.
- İllaki.
- Kardo.
- Fakirden sakında geç. Zengine süründe geç.
- İste kölen olayım.
   İstersen öldür beni.
   Başkasını seversen.
   Bil ki yaşatmam seni.
 - Benden sonrası Tufan.
 - Gelinlikle çıktığın babaevine kefenle dönersin. 
  - Bu devlete vergi mi ödenir? 
  - Bu devlete mi çalışacağım? (Kaşarlanmış devlet memuru incisi)
  - Nerede bu devlet? ( Hayatı boyunca hiç sigorta yaptırmamışlar korosunun bir doğal afet sonrasında kamera ve mikrofon şovu.)
 - Virüse inanmıyorum.
 - Maske takmaktansa aşı olurum.
 - Çok güzel suratı var.
 - Aşı olmadım; çünkü canım istemiyor.
 - Düşene bir tekme de sen vur.
 - Kimin terkisine oturmuşşan, onun türküsünü çığıracaksın!
   

    

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

27 MAYIS CUMA 1960 BORNOVA İZMİR - İLK DARBE

EYLÜL 1965 ALSANCAK İZMİR - LİSE GİRİŞ SINAVI

11 NİSAN 2019 BAYRAKLI İZMİR - AYLA ERDURAN VE 1710 YAPIMI STRADİVARİUS