HAZİRAN 1963 BORNOVA İZMİR - SOKAK ÇEŞMESİNDEN EV ÇEŞMESİNE

Ovadaki bahçemize çoktan taşınmıştık. 7 yıldır su küpümüzü taşıma su ile dolduruyorduk. Süheyla abla, Adana'ya gelin gideli 3 yıl olmuştu. İzmir'de de iş yapan bir Adanalı Tüccar Finans işleri ile ilgili olarak Süheyla ablanın çalıştığı banka şubesine gittiğinde, işlemini yapan memure hanıma bir görüşte aşık olur. Hazırlıklar bir ay içinde bitirilir. Süheyla Abla Adana'ya u çar gider. Yazları okul kapandıktan sonra eve kış için odun, ot taşımak ya da ekmek veya zeytinyağı almak için kısa süreli uğrardık. Bu haberi de öyle aldık. Anne de olmuştu hem de kısa sürede iki kez. O gün havalar iyice ısındığından ovadaki bahçeden güneş doğmadan çıkmıştık. Sıcak basmadan dönmek istiyorduk. Fırından ekmek alacak evden şişeye yağ dolduracak yükleri boşaltıp gidecektik. Kapımıza yaklaştıkça yükselen feryat, ağlama, dövünme, yırtınma ve çığlıklarla dona kaldık. Bu ogüne kadar hiç olmamış bir şeydi. O evden daima kahkaha, müzik, muhabbet sesleri duyardık. O gün Süheyla abla eşi çocukları kayınbiraderi ve onun eşi ve çocukları İzmir'e geleceklermiş. Hiçbir zaman gelemediler. Eşinin kullandığı özel araç, Konya Yolunda demir yüklü bir kamyonla kafa kafaya çarpışmış. Kurtulan olmamış. Annesi Fatma hanım teyze babası İlyas amca kız kardeşi Saadet abla ve en küçükleri Suat abi o gün Cehennemi yaşıyordu. Bütün komşular oradaydı. Boğazım düğümlendi. Sessizce, kaçar gibi evden ayrıldık. Kasım ayında soğuklar bastırdı eve döndük. Bir öğlen vakti kapımız çalındı. Fatma hanım teyze arkada tüm ailesi ile karşımızda idi. Kapıyı Ben açmıştım. Babanı çağır dedi. Çağırdım. Komşu beni dinle dedi. Süheyla Abla her yaz geliyormuş. Geçtiğimiz Yaz geldiğinde bizim eve su alıp almadığımızı sormuş. Almadığımızı öğrenince çok üzülmüş seneye geldiğimde bu işi muhakkak halledeceğim demiş. Gelebilseymiş Bizim eve su alacakmış. Geçen de kızını rüyasında görmüş. Elinde bir su testisi varmış.Bunun üzerine su tesisatçısı getirip bahçelerimiz arasındaki ara duvara boru döşetmiş. Babam kem küm etti. Fatma teyze çok kararlıydı. Eğer müslümansan engel olma bu kızımın vasiyeti idi. Ben öyle kabul ediyorum. Musluk duvarda dursun sen de ister odana al istersen alma. Çocuklar camiden su taşımasın diye ben bu hayırı kızım için onlara yapıyorum,kabul etmezsen komşuluk hakkımı sana helal etmem dedi. Babamın direnci kırılmıştı. Allah kabul etsin dedi. Yine de mutfağa boru çekmedi. Ama artık su almak için 600 metre yürüyüp yağmurda, kışta, karda, çamurda camiye kadar yürümek yerine, iki adım atıp kendi avlumuzdan getiriyorduk. Süheyla ablayı daima kovama çarpıp suyu döktüğü günkü hüznü ile hatırlıyorum. 21 yaşındaydı. Cennetten uçup gelmiş su işkencemizi bitirmişti. Onu hiç unutmadım. Çeşme'yi de evimizin yıkıldığı 2015 yılına kadar hiç değiştirmeden öylecene bıraktım.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

27 MAYIS CUMA 1960 BORNOVA İZMİR - İLK DARBE

EYLÜL 1965 ALSANCAK İZMİR - LİSE GİRİŞ SINAVI

11 NİSAN 2019 BAYRAKLI İZMİR - AYLA ERDURAN VE 1710 YAPIMI STRADİVARİUS