10 ARALIK ÜTOPYA BAYRAMI

 10 aralık 1948 tarihinde, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, katılan tüm delegelerin oy birliği ile, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi maddelerinin tamamını kabul etti ve imzaladı. Üye tüm ülkeler, daha sonra aynı metni kendi parlamentolarında oylayıp kabul ettiler. Bu metni okudunuz mu? İlkokul 4. Sınıfa giderken, yazılarımın birinde etraflıca anlattığım biçimde, öğretmenim tarafından, kendi isteğim dışında kütüphane kolu olarak tayin edilmiştim. Kimse istemediği için bana kalmıştı. O gün istememiştim, ama hayatımın fırsatına dönüşmüştü. Çünkü, beni, hemen hemen, çevremdeki tüm yaşıtlarımdan bir kütüphane kadar öne geçirmişti. İşte orada okuduğum kitapların birinde İnsan Hakları Evrensel beyannamesi metni vardı. Tam da bugün, 1948 yılında kabul edilmişti. 60 yıl, bir başka değişle sittin sene önce okumuşum. Ne anladın diye soracak olursanız, kesin bir cevap veremeyeceğim . Hoşuma gittiğini hatırlıyorum. Her insanın, kendi içinde yaşadığı, bir ütopyası olmuştur, yazmadılar. Büyük düşünür ve filozoflar yazdı. Platon'dan Karl Marx'a kadar herkes yazdı. Kimi insan da, benim gibi, her gün düşünüp, hiçbir zaman yazmadı. Çünkü, onların yazdığı yerde, benim bir şeyler karalamam, onlara olan sonsuz saygım ile çelişirdi. İnsan Hakları Evrensel beyannamesi metni, ütopya yazmış olan saygıdeğer yazarlarımızın önüne konmuş olsaydı, hepsi tek bir noktada birleşirdi diye düşünüyorum. Hepsi de, bu metni, düşünmüş oldukları sisteme anayasa yapardı. Aman ne mutlu onlara ki, anayasa olarak kabul edip, altına imza atacakları bu metni okumadan öldüler. Çünkü, bu metni okuduktan sonra ölmek, hayal kırıklıklarının üzerinde yaşanmış bir hayatı noktalamak olacak. Zira orada yazılmış ne varsa, hiç uygulamaya konulmadı. Yasaları yapan güç, kitabına uydurup, orada yazılı ne varsa, sulandırıp, bildiğini okudu. 70 yıllık hayatımın, ilk 5 yılını çıkarayım, kalan 65 yılında, orada yazılan, haklarımın hiç birisini %100 kullanabildiğimi söyleyemem. Siz söyleyebilir misiniz. Yaşadığımız gezegende, bu kurallara uyan var mı? En önemli temel hak olan, Yaşama Hakkı herkesçe kullanılabiliyor mu? Pandemi bunun kanıtı oldu. Şu anda, 2 milyona doğru merdiven dayamış olan, salgın kayıpları buna kanıt değil mi? Bu, uzun sayılabilecek ömrüm boyunca, sayabileceğim binlerce örneğin en günceli. İnsan haklarının var olabilmesi, yasalara, beyannamelere, ona, buna endeksli değil. İnsanlar, buna, ya inanmıyor, ya da hiçbir şey anlamamış durumda. Ben doğmadan 2 yıl önce, savaş sonrası dünyamızın kabul ettiği bu kurallar, yazıldığı yerde, yani satırların arasında kalmış, hayata geçememiştir.  Doların ve Kilisenin zulmü devam ettiği sürece, geçecek gibi de görünmemektedir. Bir gün, hayata geçecek olursa, bunu başaranlar, bizler için şunu diyecektir: ne komik insanlarmış, hiç inanmadan ne esprili masallar yazmışlar. Ütopyaların anayasası hepimize kutlu olsun.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

27 MAYIS CUMA 1960 BORNOVA İZMİR - İLK DARBE

EYLÜL 1965 ALSANCAK İZMİR - LİSE GİRİŞ SINAVI

11 NİSAN 2019 BAYRAKLI İZMİR - AYLA ERDURAN VE 1710 YAPIMI STRADİVARİUS